Zehirli Zıpkını ile Ölüm saçan Koni Salyangozu adı verilen bu tür Türkiye’de görülmüş. Bilinçlenmek adına yazıyı inceleyebilirsiniz.
Minimum 25 kişiyi aynı anda öldürebileceği düşünülen Koni Salyangozu Türkiye’de görülmüş.
Geçtiğimiz aylarda ilk defa Türkiye Marmaris’de görülen bir canlıyla ilgili uzmanlar tarafından önemli uyarılarda bulunuldu. Öldürücü bir zehre sahip olması nedeniyle koru saçan Koni salyangozu, Akdeniz Marmaris’te balıkçılık yapan vatandaşların ağına takılmış. Genellikle Sıcak sığ sularda ve kıyıklıklarında yaşayan Koni salyangozunun denizlerimizde ortaya çıkması, uzmanların da çalışmalara başlamasına neden oldu.
Koni Salyangozu ile ilgili UZMANLARDAN UYARILAR
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi ülkemizde ilk kez görülen bu tür için acil çalışmalara başladı. Dünyanın en tehlikeli türlerinden biri olan Koni salyangozu 30 kişiyi aynı anda öldürecek güce sahip olması nedeniyle büyük bir korku yaratıyor. Uzmanlar, hem yılandan hem de timsahtan daha korkutucu olan bu türe karşı dikkatli olunması çağrısında bulundu.
Zehirli Zıpkını ile Ölüm saçıyor
Koni salyangozları vücutlarında birbirinden farklı sofistike kimyasal maddeler üretir ve bunları bir avlanma stratejisi doğrultusunda sırayla kullanırlar. Avustralya’da, Endonezya’da Asya ve Büyük Okyanus’un sıcak sularında yaşayan bazı koni salyangozu çok zehirlidir ve küçük balıkları, solucanları ve yumuşakçaları avlamak için ustalıkla zehirli zıpkınlar kullanırlar.
Koni salyangozları (Genel Açıklama)
Koni salyangozları dünyadaki en zehirli yaratıklar arasındadır. En toksik olanlar arasında tekstil, coğrafi ve lale salyangozları bulunur ve coğrafi ve tekstil salyangozları söz konusu olduğunda ölüm riski daha yüksektir. Hepsi avlarını, zehirlerini enjekte etmek için avlarına hızla sarılan zıpkın benzeri içi boş dişler (radula) aracılığıyla yakalarlar. İnsanlara yönelik saldırılar genellikle bir koni salyangozu okyanusta basıldığında veya sudan veya plajdan alındığında meydana gelir.
Coğrafi
Genellikle Hint ve Pasifik Okyanusları, güney Avustralya, Büyük Set Resifi, Hawaii, Baja California ve Kaliforniya dahil olmak üzere tropikal ılıman okyanuslarda görülmektedir. 2022 yılında Türkiye’de görülmüştür.
Habitat Yaşam alanları
Çoğu koni salyangozu, mercan resiflerinin yakınında, kumda, mercan raflarının altında veya moloz yığınlarının altında veya yakınında saklanan nispeten sığ suda yaşar. Bazıları mangrovlar arasında yaşar.
Fiziksel Özellikleri
Tüm koni salyangozları bir ucu geniştir ve tabanda dardır (tipik “koni” şekli). Hepsinin geniş ucunda farklı yüksekliklerde kuleler (vücut fahişesinin üstündeki) vardır. Bir, kabuğun tam bir dönüşüdür. Kabuk gövdeleri () donuk ila çok parlak, pürüzsüz ila astarlı ve engebeli olabilir. Kabuğun açıklığı uzun ve dardır ve operkuluma sahip değildir. Ayak güçlü ve kaslıdır ve renkli olabilir. Sifon iyi gelişmiştir ve ayrıca renkli olabilir.
Radüler dişler radüler kesede bulunur ve bu dişlerin boyutu, sayısı ve tasarımı türlere göre değişir. Vücut mantosu kenarda kalınlaşır ve bir alanda manto ile vücut arasında solungaçlar için bir boşluk bulunur. Başın iki dokunaçları vardır, her biri dış yüzeyin yarısına kadar bir göze sahiptir. Renkler ve desenler çok çeşitlidir. Çoğu beyaz, krem, pembe veya mavinin bazı varyasyonlarının arka plan rengine sahiptir ve siyah, kahverengi, turuncu veya sarı desenlidir, bazıları ise sadece bir renk olabilir.
Boyut
Boyutlar 1,3 cm (0,5 inç) ile 21,6 cm (8,5 inç) arasında büyük ölçüde değişir.
Üreme Durumları
Koni salyangozlarında üreme yaygın olarak çalışılmamış olsa da, bu salyangozların çoğunun ayrı cinsiyetlere sahip olduğu ve döllenmenin içsel olduğu görülmektedir. Çeşitli şekillerde yumurta kapsülleri serilir ve substrata tutturulur. Her kapsül farklı sayıda yumurta içerir. İki tür yavru tanımlanmıştır, veligers (serbest yüzme larvaları) ve veliconcha (temel olarak bebek salyangozları).
Davranış Biçimleri
Çoğu koni salyangozu normalde geceleri aktiftir; Bununla birlikte, bazı türler alacakaranlıkta ve şafakta avlanır.
Adaptasyon
Bu yavaş hareket eden salyangozlar, avlarını yakalama çabalarında hayvan krallığında bilinen en hızlı avcılardan birine dönüşür. Ortalama saldırıları sadece milisaniye sürer. Gizliliği kullanırlar ve ısırgan zıpkınları kullanarak felç edici zehir verirler. Koni salyangozu zehiri kimyasal olarak çok karmaşıktır, yapısında türlerden türlere, bir piscovore, en toksik veya bir vermivore, en az toksik olsun, geniş ölçüde değişir; ve her bir sokma veya saldırı ile zehrini salar.
Koni salyangozları dünyadaki en zehirli yaratıklar arasındadır. Dünya çapında 30’dan fazla zehirlenme vakası bazı ölümlerle belgelenmiştir. Yüzlerce aktif bileşene sahip olan zehir, vücuttaki nöromüsküler sinyallerin iletimini engeller, başlangıçta etkilenen uzuvlara, daha sonra tüm vücuda yayılan bölgede uyuşma ve / veya karıncalanmaya neden olur.
Koruma – Nesil durumu
Kabuklarının güzelliği için çok değerli olan koni salyangozları, koleksiyoncular tarafından aşırı hasat edilme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bazı ülkeler koleksiyonlarına kısıtlamalar getirdi. Koni salyangozları, zehirin ilaç olarak potansiyel kullanımları üzerine bilimsel çalışmalar için de yoğun bir şekilde toplanmaktadır. Toplama için her iki neden de tükenmiş popülasyonlara neden olabilir. Şu anda, hiçbir koni salyangozu türü nesli tükenmekte olan veya tehdit altında olarak listelenmemektedir, ancak bilim adamları arasında bazı türlerin olması gerektiği konusunda artan endişeler vardır ve bazı ülkeler toplama ve satışlarını düzenleyen düzenlemeleri kabul etmişlerdir.
Özel Notlar
Kaliforniya’nın koni salyangozu Conus californicus, San Francisco’dan Baja’ya, molozların yakınındaki kum veya çakılda, düşük gelgit işaretinden 30 m’ye (100 ft) kadar yaşadığı yerde bulunur. Soluk beyaz bantlı sarımsı-kahverengidir ve çok küçük, 1.9-4.1 cm (0.75 -1.6 inç) uzunluğundadır. Çok çeşitli yiyeceklerle beslenir, ancak diğer salyangozları tercih eder. Zehirli olmasına rağmen, Kaliforniya koni salyangozunun toksini çok güçlü değildir.
2005 yılında FDA, koni salyangozlarının zehirinden sentezlenen iki ilacı onayladı. Şiddetli kronik ağrıyı tedavi etmek için kullanılan bu ilaçların katkı maddesi olmadığı ve ağrıyı kontrol etmede morfinden 50 kat daha etkili olduğu bildirilmektedir.
